Gerçek(üstü) Renkler

Sinemanın erken döneminde renkler siyah beyaz olarak banyo edilmiş film şeritlerinin üzerine uygulanmaktaydı. Renkler imajları güzelleştirmek ya da dramatizasyonu güçlendirmek amacıyla kullanılmaktaydı (Örneğin yangın söz konusu olduğunda imajın kırmızıya dönmesi gibi). Bununla birlikte erken dönem renk tekniklerinde başka bir boyuttan söz edilebilir; renkler film yüzeyinde kimyasal bir katman olarak bulunmaktadırlar. Bunlar zamanla çürüdüklerinde ortaya hiç beklenmedik yeni versiyonlar çıkartabilmektedir.

EYE Filmmuseum arşivinden alınan filmlerin gösterimlerine,sessiz film müzisyeni Stephen Horne canlı performansıyla, Mariann Lewinsky ise sunumla eşlik edecek.

Filmler:
Kıvrak Dans
Truva’nın Düşüşü
Benim Adım Spiesecke

2. Uluslararası İstanbul Sessiz Sinema Günleri

Pera Müzesi'nin 10. Yılı için 100 Yıllık Filmler: Renkli Sessizler

2. Uluslararası İstanbul Sessiz Sinema Günleri

Gerçek(üstü) Renkler

2. Uluslararası İstanbul Sessiz Sinema Günleri

Sinemanın Erken Döneminde Renk Fantezisi

2. Uluslararası İstanbul Sessiz Sinema Günleri

Bilge Nathan

2. Uluslararası İstanbul Sessiz Sinema Günleri

Diğerlerinden Farklı

2. Uluslararası İstanbul Sessiz Sinema Günleri

Osmanlı Görüntüleri Seçkisi

2. Uluslararası İstanbul Sessiz Sinema Günleri

Charlie Chaplin Kısaları

2. Uluslararası İstanbul Sessiz Sinema Günleri

Bir Hafta

18 ve 19. Yüzyıl Resimlerinde Camiler

18 ve 19. Yüzyıl Resimlerinde Camiler

Batılı ressamların eserlerinde camiler İstanbul kentinin kimliğini yansıtan başlıca mimari unsurlar olarak karşımıza çıkar. Bazen resimde gösterilen kentin İstanbul olduğunu sadece camilere bakarak anlayabiliriz. Detaylar gerçekle uyuşmasa da, deniz ve ufukta bazen abartılı ölçülerle verilen camiler mekanın tartışmasız biçimde İstanbul olduğunu söyler bize. 

Korku ve Kıyametin Baş Döndürücü Bir İfadesi  <br> Tsang Kin-Wah

Korku ve Kıyametin Baş Döndürücü Bir İfadesi
Tsang Kin-Wah

Pera Müzesi, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) işbirliğiyle, 16 Eylül – 12 Kasım 2017 tarihleri arasında 15. İstanbul Bienali’ne ev sahipliği yapıyor. Müzede 17 sanatçının eserleri yer alıyor. Bienal boyunca bu sanatçıları ve eserlerini blogumuzda ele alıyoruz!

Osmanlı’da Kahve İkramı

Osmanlı’da Kahve İkramı

Osmanlı saray ve konak haremlerinde kahve ikramı törenle yapılırdı. Önce gümüş tatlı takımı ile tatlı (reçel) sunulur, ardından kahve ikramı başlardı. Kahve güğümü, tombak, gümüş veya pirinçten yapılmış, ortasında kor ateş bulunan ve kenarlarına takılı üç zincirden tutularak taşınan sitile oturtulurdu. Sitil örtüsü ise, yuvarlak, atlas veya kadifeden, sırma, sim, pul, hatta inci ve elmas işlemeli olurdu.