Kolaj Dekolaj
Doğançay /Villeglé

3 Mayıs - 13 Temmuz 2008

Çok farklı köken ve kültürlerden gelmelerine karşın, 1929 İstanbul (Türkiye) doğumlu Burhan Doğançay’la 1926 Quimper (Fransa) doğumlu Jacques Villeglé benzer şekilde kentle ilgilenmişlerdir. Biri erken dönemlerinden başlayarak çeşitli yerlerde olan biteni görmek için yolculuk etme gerekliliğini hissederken, diğeri Paris’e yerleşip başka sanatçılarla birlikte “Yeni Gerçekçilik” serüvenine katılır. Burhan Doğançay’ın sanatı önceleri klasik resimleri anımsatsa da –yolculuklarının tanıklığı, guvaşlar ve suluboyalar– sanatçı, 1960’lı yıllardan sonra ziyaret ettiği kentlerin duvarlarından topladığı imge ve simgelerle beslenmeye başlar yalnızca. Jacques Villeglé ise, 1949’dan sonra sanatını kentteki afiş panolarından topladığı malzemelerle biçimlendirir; “anonim yırtık afişler” olarak adlandırdığı bir “tablolar” dünyası ortaya koyar.  İlki kolaj, ikincisiyse dekolaj yapar. Bu iki yöntem birbirine koşut değilse de benzer olan iki tutumu yansıtmaktadır: Bir yandan sırtını kent izleğine dayamış rengârenk bir ikonlar dünyası yaratırken, bir yandan da o dünyanın bütünüyle soyut kompozisyonlar içinde eridiği bir imgeler dünyası kurarlar.  Kuşaklarının önde gelen sanatçılarından ikisini aynı sergide buluşturma düşüncesi, iki sanatçının benzerliklerini ve aynı zamanda farklılıklarını açığa çıkarmayı hedeflemektedir. Onların bu yapıtları, kendi tarzlarında, aynı estetik atılım içinde “graffiti” sanatının yükselişini haber vermektedir.

Küratör: Philippe Piguet

Kolaj Dekolaj

Kolaj Dekolaj

Çok farklı köken ve kültürlerden gelmelerine karşın, 1929 İstanbul (Türkiye) doğumlu Burhan Doğançay’la 1926 Quimper (Fransa) doğumlu Jacques Villeglé benzer şekilde kentle ilgilenmişlerdir. Biri...

Formları Şekillendirmek Göçebe Gövde / Biçimlenen İdeolojiler

Formları Şekillendirmek Göçebe Gövde / Biçimlenen İdeolojiler

Formları Şekillendirmek yoğun ve belirgin bir biçimde forma odaklanan; ayrıca ideoloji ve göçebelik gibi kavramları imleyen, bunu gerçekleştirirken yerleşik formları çözümleyerek farklı ve yeni bağlamlar yaratan yapıtları bir araya getiriyor.

Ressamların Gözünden Osmanlı’da Müzik ve Eğlence

Ressamların Gözünden Osmanlı’da Müzik ve Eğlence

Batılı ressamların Osmanlı konulu iç mekanda geçen gündelik yaşam resimlerine baktığımızda müzikli eğlenceler yaşama dair önemli bir detay olarak dikkat çeker. Bazen de tek figürlü resimlerde sadece müzik yapan kadınlar betimlenmiştir. 

Charlotte Wells’ten Bir Not

Charlotte Wells’ten Bir Not

Hafıza güvenilmesi güç bir şeydir: ayrıntılar belirsizleşir ve öngörülemez bir hâl alır. Hatırlamak için gayret ettikçe daha az şey görürsünüz. Kendisini durmadan çürüten bir hafızanın anısı... Son zamanlarda kendimi, duyguların daha dirençli olduğu noktasında ikna etmeye çalışırken buluyorum; ne var ki bu, epey zor bir iş.