Goya

Zamanının Tanığı

20 Nisan - 29 Temmuz 2012

Avrupa resminin en özgün sanatçılarından ve modern resmin öncülerinden biri olarak bilinen Francisco de Goya (1746-1828), Türk sanatseverlerle dört büyük gravür serisi ve yağlıboyalarıyla ilk kez Pera Müzesi’nde buluştu.

Küratörlüğünü Marisa Oropesa’nın yaptığı sergi, İspanya ve İtalya’nın önde gelen müze ve özel koleksiyonlarına ait yapıtlardan oluşuyor. Sergi, İspanya ve tüm Avrupa’nın çalkantılı bir dönemine tanıklık eden ve karanlığın en iyi anlatıcılarından biri olan Goya’nın gravür serileriyle -Kapriçyolar, Savaşın Felaketleri, Boğa Güreşi, Atasözleri ya da Zırvalar- çeşitli yağlıboyalarını buluşturuyor. Sergide yer alan yapıtlar, saray ressamlığı ve portreciliğinin yanı sıra, dönemin toplumsal olaylarını eleştirel bir bakış açısıyla yansıtan Goya’nın sıra dışı imgelemine de ışık tutuyor. Gerçekçi ve yer yer ürkütücü üslubuyla çağdaşlarından ayrılan Goya’nın sanatı, zamanının ötesine geçerek 20. yüzyıl modernizmini de etkilemiştir.

“Goya, her zaman büyük bir sanatçı, sık sık da dehşet uyandıran bir sanatçıdır… Cervantes döneminde zirveye ulaşan, temelde neşeli ve şakacı İspanyol yergi ruhuna çok daha modern bir şey, günümüzde çok takdir gören bir nitelik, tanımlanamayana düşkünlük, hayvani özellikler edinmiş insan çizgileriyle dehşetengiz bir doğa kavramı eklemiştir…”
Charles Baudelaire, Estetik Arayışlar (1868)

Sergide dünya sanat tarihinin en büyük ustalarından Francisco de Goya’nın izlediği sanatsal yolun bir rotası çizilmekteydi. Kendinden önceki üstün resim geleneğinin mirasçısı olan Goya, modern anlatımların da habercisi olarak anılır. İspanya ve tüm Avrupa’nın çalkantılı bir dönemine tanıklık eden ressam, toplumsal olayları eleştirel bir bakış açısıyla yansıtır. Gerçekçi ve yer yer ürkütücü üslubuyla karanlığın en iyi anlatıcılarından biri olan Goya’nın gravür serileriyle çeşitli yağlıboyalarını buluşturan sergi, bir dönemin ruhuna tanıklık ederken ressamın sıra dışı imgelemine de ışık tutuyor.

Goya

Goya

Avrupa resminin en özgün sanatçılarından ve modern resmin öncülerinden biri olarak bilinen Francisco de Goya (1746-1828), Türkiye’deki sanatseverlerle dört büyük gravür serisi ve yağlıboyalarıyla...

Video

Kitsch ve Kitle Kültürü <br>  Umberto Eco

Kitsch ve Kitle Kültürü
Umberto Eco

Doğrudan bir etkiyi amaçlayan bir iletişim olarak Kitsch'in tanımı, kuşkusuz, onu kitle kültürü ile özdeşleştirmeye ve avantgarde'ın öne sürmüş olduğu "yüksek" kültürler diyalektik bir karşıtlık içine koymaya yardımcı olmuştur. 

Heykele Geçiş

Heykele Geçiş

Manolo Valdés’in resimleri, maddesel bir mevcudiyet arayışındayken, bu arayış onun heykellerinde daha da belirgindir. Her geçen yıl, bu alanda daha üretken hale gelir. Günümüzde heykel, sanatçının zamanının ve çabalarının büyük bir bölümünü kapsıyor.

On Dokuzuncu Yüzyılda Gezgin Olmak

On Dokuzuncu Yüzyılda Gezgin Olmak

N’olmuş? işbirliğiyle hazırlanan yazı dizimiz devam ediyor. Kendilerini; “Bilindik N’olmuş? sorusunu her gün yeniden soruyor, karşımıza çıkan sayısız beklenmedik cevabı sizlerle paylaşıyoruz.