Pera Film Aralık ayı boyunca Latin Amerika sinemasına, özellikle de Kolombiya ve Arjantin sinemasına odaklanıyor.
Sinema yasası’nın gerçekleşmesinden bu yana, adet bir patlama yaşayan Kolombiya film endüstrisi, yılda ondan fazla film yapılıyor, en önemli uluslararası festivallerden davetler ve ödüller geliyor, izleyici sayısı artıyor. Kolombiya sineması bugün gelişim sürecinin çok önemli bir kavşağında – son on yılda kaydadeğer bir büyüme yaşadı. Pera Film, Kolombiya Büyükelçiliği ve Instituto Cervantes’le işbirliğiyle bu büyüme ve yaratıcılığı araştıran, dört filmlik bir seçki sunuyor. Kolombiya sineması, Kolombiya kültürünü temsil eden ulusal bir düşselin yaratılmasında büyük rol oynayan bir kimlik ve ötekilik söylemi kurmuş durumda. Farklı türlerden (drama, animasyon, korku) seçilen filmler, Kolombiya sinemasının yeni, henüz belirmeye başlamış canlı hikayeciliğinden örnekler sunuyor.
İşbirliğiyle
7 Aralık
14.00 Sofia ve İnatçı
17.00 Şişman, Kel ve Kısa Adam
19.00 Yengeç Kapanı
11 Aralık
19.00 Şişman, Kel ve Kısa Adam
14 Aralık
14.00 Saklı Yüz
16.00 Sofia ve İnatçı
15 Aralık
14.00 Yengeç Kapanı
16.00 Saklı Yüz
7 Aralık
14.00 Sofia ve İnatçı
17.00 Şişman, Kel ve Kısa Adam
19.00 Yengeç Kapanı
11 Aralık
19.00 Şişman, Kel ve Kısa Adam
14 Aralık
14.00 Saklı Yüz
16.00 Sofia ve İnatçı
15 Aralık
14.00 Yengeç Kapanı
16.00 Saklı Yüz
Kolombiya sineması, Kolombiya kültürünü temsil eden ulusal bir düşselin yaratılmasında büyük rol oynayan bir kimlik ve ötekilik söylemi kurmuş durumda. Farklı türlerden (drama, animasyon, korku) seçilen filmler, Kolombiya sinemasının yeni, henüz belirmeye başlamış canlı hikayeciliğinden örnekler sunuyor.
New York sokaklarında hicivli graffitilerinin belirlemeye başladığı 1977’den 1988’deki zamansız ölümüne kadar Jean-Michel Basquiat neo-ekspresyonizm çizgisinde son derece etkili yapıtlar üretti. Bütün çalışmalarında olduğu gibi, şematik fırça darbeleriyle yapılmış bu kara maske de sanat, edebiyat, popüler kültür ve Karayip geleneğine birçok gönderme barındırıyor.
Deniz hamamından plaja geçiş ise bir devrim niteliğindeydi. Rus ihtilalinde ülkelerinden kaçan Beyaz Ruslar, İstanbul’da pek çok dönüşüme neden olmuşlardı, bunlardan en önemlisi de halkın denizle buluşmasına vesile olan plaj alışkanlıklarıydı. 1920’lerden itibaren deniz hamamları evrilerek yerlerini yavaş yavaş kadın ve erkeğin beraber denize girebildiği plajlara bıraktı. Bu blog yazımızda İstanbul’un plajlarını ve onların özelliklerini ele alıyoruz.
Salı - Cumartesi 10.00 - 19.00
Cuma 10.00 - 22.00
Pazar 12.00 - 18.00
Müze Pazartesi
günü kapalıdır.
Çarşamba günleri öğrenciler müzeyi
ücretsiz ziyaret edebilir.
Tam: 100 TL
İndirimli: 50 TL
Grup: 80 TL (toplu 10 bilet ve üstü)