Baraj Devri

Yönetmen: Travis Rummel, Ben Knight
87’, ABD, 2014
İngilizce, Türkçe altyazı

Amerika boyunca devam eden zorlu bir serüveni anlatan bu güçlü film, barajlar konusundaki toplumsal tavrımızın, barajların mühendislik harikası olmasıyla gururlanmaktan, kendi geleceğimizin, nehirlerimizin yaşamı ve sağlığıyla sınırlandığını farkedişimize dönüşünü keşfediyor. Barajların tasfiyesi; erişimin olmadığı onlarca yılın ardından, eskimiş barajların yıkıldığı; nehirlerin hayata döndüğü; somonlara ve diğer vahşi balık türlerine ilkel yumurtlama alanlarına geri dönüş hakkı tanıyan bir ana akıma dönüşmüştür. Baraj Devri’nin görkemli sinematografisi ve beklenmeyen keşifleri, yalnızca nehirler ve barajlar tarafından tahrif edilmiş doğanın değil; bununla birlikte değerlerimizin de, doğanın zaptından, kendimizi onun bir parçası olarak görmemize doğru bir geçirdiği başkalaşım arasında devam ediyor.

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali

Bu İş Başka

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali

Ebediyen

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali

Baraj Devri

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali

Sürmeye Devam: Otomobil Rüyası

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali

Akış

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali

Torre David: Dünyanın En Yüksek İşgal Evi

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali

Sınırsız Vizyon

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali

Kimin Umurunda?

ÇOK İŞ VAR YAPACAK <br>…lâkin zaman!

ÇOK İŞ VAR YAPACAK
…lâkin zaman!

Yitirilmiş bir dostun ardından ona, onun geride bıraktıklarına dönüp bakmak bugün bize ulaşanların izlerini sürerek ona dair, “eseri”ne dair bir şeyler yapmaya kalkışmak ne zor işmiş! Samih Rifat’ın, birbirimize seslendiğimizde kullandığımız unvanıyla “Samih Usta”nın fotoğrafları, filmleri, desenleri, çevirileri, şiirleri, kitapları ve defterleri etrafında, birlikte farklı kurumlarda mesai yaptığı arkadaşlarının çalıştığı Pera Müzesi’nde açılacak bir sergi ve başka bazı etkinlikler yapma  hazırlama sorumluluğunu üstlendiğimde doğrusu bu zorluğu sezmiş ama köklerinin ne denli derine inebileceğini tam olarak kavramamıştım. Birden fazla nedenle.

Osmanlı’da Kahve İkramı

Osmanlı’da Kahve İkramı

Osmanlı saray ve konak haremlerinde kahve ikramı törenle yapılırdı. Önce gümüş tatlı takımı ile tatlı (reçel) sunulur, ardından kahve ikramı başlardı. Kahve güğümü, tombak, gümüş veya pirinçten yapılmış, ortasında kor ateş bulunan ve kenarlarına takılı üç zincirden tutularak taşınan sitile oturtulurdu. Sitil örtüsü ise, yuvarlak, atlas veya kadifeden, sırma, sim, pul, hatta inci ve elmas işlemeli olurdu.

İstanbul: Öncesi & Sonrası

İstanbul: Öncesi & Sonrası

Suna ve İnan Kıraç Vakfı Fotoğraf Koleksiyonu’ndan seçtiğimiz, 1850’lerden 1980’lere tarihlenen İstanbul fotoğraflarındaki manzara ve mekanları, bu yerlerin günümüzdeki görünümleriyle birlikte sunuyoruz!