Bauhaus: Model ve Mit

  • 17 Ekim 2018 / 17.00
  • 2 Kasım 2018 / 19.00

Yönetmenler: Niels Bolbrinker, Kerstin Stutterheim
Almanya, 2009, 103', renkli 
Almanca; Türkçe altyazılı 
 
1919’da Weimar’da kurulan ve güzel sanatlar ile el sanatlarını bir araya getirerek endüstriye hizmet edecek yeni bir estetik yaratmaya çalışan Bauhaus okulu, yirminci yüzyılın tartışmasız en önemli sanat, tasarım ve mimarlık okuluydu. Bugün bir referans olarak kabul edilen Bauhaus, kübik binaların ve çelik tüp sandalyelerin çok ötesine geçmiştir. Okulun öğretim kadrosu arasında Wassily Kandinsky, Lyonel Feininger, Paul Klee ve Oskar Schlemmer gibi ünlü sanatçılar ve Walter Gropius ve Mies van der Rohe gibi tanınmış mimarlar vardı. Film Bauhaus’un 1. Dünya Savaşı sonrasında atılan temellerine ve yarattığı devrimsel etkiye göz atıyor. Okulun Nazi Almanyası döneminde kapanışının ve bazı üyeleri arasındaki gizli siyasi ittifakın gerçek hikayesi, okulun mezunlarının aktardığı bilgiler ve okulun eski öğretim üyelerinin vizyonunu ortaya koyan arşiv malzemeleri aracılığıyla anlatmaktadır.
 
Bu filmin gösterimleri ücretsizdir. Rezervasyon alınmamaktadır.

Bauhaus: Bir Okuldan Ötesi

Bauhaus: Model ve Mit

Bauhaus: Bir Okuldan Ötesi

Bauhaus: Medya Sanatı

Zamane Öyküleri: Kömür <br> Pelin Buzluk

Zamane Öyküleri: Kömür
Pelin Buzluk

Zamane İstanbulları sergisinden ilham alan öykü serisi Zamane Öyküleri, Pelin Buzluk’un öyküsü "Kömür" ile başlıyor! Bu seri, yazarların sergide yer alan fotoğraflardan esinle kaleme aldığı kısa öyküleri bir araya getiriyor.

Sanatta Venüs

Sanatta Venüs

José Sancho, yarattığı kadın gövdelerinin şehvetli niteliğini gizlemek bir yana, ön plana çıkarır. Bu gövdeler önden simetriktir, fakat yandan bakıldığında içbükey ve dışbükey formların oluşturduğu zıtlık eserlere hareketlilik katar. 

Haliç

Haliç

Batılı ressamların İstanbul’u konu alan resimleri söz konusu olduğunda Haliç çok özel bir yere ve öneme sahiptir. Topkapı Sarayı ve anıtsal yapıların yer aldığı Tarihi Yarımada’yla, batılıların konakladığı, yabancı elçiliklerin yer aldığı Galata’yı birbirinden ayıran bu su kütlesi, geçişimli bir sınır gibidir adeta.