Gizli Dosya: Tab Hunter

  • 22 Ocak 2016 / 17.30

Yönetmen: Jeffrey Schwarz
Oyuncular: Tab Hunter, John Waters, Clint Eastwood, George Takei, Debbie Reynolds, Robert Wagner, Portia De Rossi, Noah Wyle, Connie Stevens
ABD, 2015, 90’, renkli, BluRay
İngilizce; Türkçe altyazıyla 

Tab Hunter 50’li yıllarda Hollywood'un en gözde poster oğlanlarından biriydi. Ülkenin dört bir yanındaki genç kızların rüyalarını süslüyordu ama hayranlarının Hunter'la ilgili bilmedikleri bir gerçek vardı: Aktör kameralar ve fotoğraflardan uzak olan özel hayatında erkeklerle birlikte olmayı tercih ediyordu. KuirFest'in ikinci yılında izlediğimiz “Vito”dan hatırlayabileceğiniz yönetmen Jeffrey Schwarz, bu samimi belgeselde bizleri Tab Hunter'ın özel hayatına sokuyor ve bir dönem Hollywood'da yazılı olmayan kuralları ifşa ediyor. Hunter, beraber olduğu ünlü isimleri, stüdyo sistemi içerisinde gey olduğunun nasıl gizlendiğini ve daha pek çok sırrını kamera önünde bizlerle paylaşırken, Schwarz da bu merak uyandıran malzemeyi sansasyondan uzak şekilde ele almayı başarıyor.

5. Pembe Hayat Kuirfest

Uygunsuzlar

5. Pembe Hayat Kuirfest

Sen Bakmazken

5. Pembe Hayat Kuirfest

Gizli Dosya: Tab Hunter

5. Pembe Hayat Kuirfest

Kırık Gardenyalar

5. Pembe Hayat Kuirfest

Yalnız Yıldızlar

5. Pembe Hayat Kuirfest

Bu Eve Hoşgeldiniz

Gizli Dosya: Tab Hunter

Osmanlı’da Kahve İkramı

Osmanlı’da Kahve İkramı

Osmanlı saray ve konak haremlerinde kahve ikramı törenle yapılırdı. Önce gümüş tatlı takımı ile tatlı (reçel) sunulur, ardından kahve ikramı başlardı. Kahve güğümü, tombak, gümüş veya pirinçten yapılmış, ortasında kor ateş bulunan ve kenarlarına takılı üç zincirden tutularak taşınan sitile oturtulurdu. Sitil örtüsü ise, yuvarlak, atlas veya kadifeden, sırma, sim, pul, hatta inci ve elmas işlemeli olurdu.

Rineke Dijkstra Bana Bak!

Rineke Dijkstra Bana Bak!

“Portre insanlık durumunun dışından ve de içinden bahseder, bir kişinin fiziği kadar psikolojisini de yansıtır –ya da yansıtmalıdır.”

Sergey Parajanov Anlatıyor

Sergey Parajanov Anlatıyor

“Olabilecek en kötü hapishane koşullarıyla karşılaştığımda, bir seçim yapmak zorunda olduğumu anladım: ya dibe vuracaktım ya da bir sanatçı olacaktım.”