Çikolata Bebekler

Yönetmen: Stephen Winter 
Oyuncular: Suzanne Gregg Ferguson, Dudley Findlay Jr., Jon Jee, Michael Lynch
ABD, 1996, 83', renkli
İngilizce; Türkçe altyazılı

HIV pozitif, kuir, kentli, genderkuir, renkli aktivistlerden oluşan underground bir ekip, New York şehrinde manşetlere çıkmaktadır. AIDS salgınıyla bağlantılı siyasi yolsuzlukları ortaya çıkarmayı amaçlayan bu kent gerillaları, HIV pozitif kişileri gizli listelerle fişlediklerine inandıkları muhafazakar siyasetçilere bir dizi sürpriz saldırı düzenlemektedirler. Yaptıkları eylemlerin ardındaki üst akıllar ise “ölümüne” diva Max Mo-Freak, azimli kız kardeşi Jamela, seks delisi ve aksi huylu Larva, uyuşturucu bağımlısı şantöz Lady Marmelade ve idealist genç bir militan (ve Max Mo’nun sevgilisi) olan Sam’dir. Radikal aktivizm metotları ile uyuşturucu ve içki âlemlerine kapılan ekip, iç çatışmaları yüzünden hem amaçlarını hem de birbirlerine karşı sadakatlerini yitirmeye başlar. Aradıkları huzur ve adaleti bulabilecekler midir?

Çikolata Bebekler

Çikolata Bebekler

Geleceği Hatırlamak

Geleceği Hatırlamak

Bir koleksiyona veya arşive bakarak gelecek nasıl kurgulanabilir? Seramiğin dayanıklı yapısı onu hayal edebildiğimiz zamanın sonuna dek kalıcı kıldığından geleceğin nasıl hatırlanabileceğini bir seramik koleksiyonu aracılığıyla düşünmek zihin açıcı olabilir. Sergi kapsamında üretilen eserler, geçmişe dair önemli ipuçları taşıyan bir koleksiyonu taze bir perspektifle ele alma ve geleceği hatırlamaya dair bir adım atma potansiyeli taşıyor. 

Küçük Sarı Daire ile müzede keşifler!

Küçük Sarı Daire ile müzede keşifler!

Pera Öğrenme programları kapsamında yayınlanan, Tania Bahar'ın kaleme aldığı ve Marina Rico'nun resimlediği hikâye kitabı Küçük Sarı Daire, çocuklarla yetişkinlerin birlikte keşfedecekleri ve paylaşacakları farklı bir öğrenme deneyimi sunuyor.

Charlotte Wells’ten Bir Not

Charlotte Wells’ten Bir Not

Hafıza güvenilmesi güç bir şeydir: ayrıntılar belirsizleşir ve öngörülemez bir hâl alır. Hatırlamak için gayret ettikçe daha az şey görürsünüz. Kendisini durmadan çürüten bir hafızanın anısı... Son zamanlarda kendimi, duyguların daha dirençli olduğu noktasında ikna etmeye çalışırken buluyorum; ne var ki bu, epey zor bir iş.