Eva’ya Huzur Yok

  • 24 Eylül 2017 / 15.00
  • 30 Eylül 2017 / 16.00

Yönetmen : Pablo Agüero
Oyuncular : Gael García Bernal, Denis Lavant, Imanol Arias, Daniel Fanego
Arjantin, İspanya, Fransa , 2015, 85’, renkli
İspanyolca; Türkçe altyazılı

Arjantin’de siyasi atmosferin oldukça çalkantılı olduğu 1950’lerde, halkın, ordunun ve devrimcilerin hikâyeleri, mumyalanmış bir bedende kesişiyor. İsyanlara sebep olabilecek kadar büyük bir sevgi, saygı ve bağlılıkla korunan, askerî cunta tarafından kaçırılıp yıllarca gün yüzüne çıkmayan bu ceset, ülkenin kısa süre önce kansere yenilmiş first-ladysi Eva Peron’a ait. Büyülü ve masalsı bir anlatımla, üç bölümde ilerleyen Eva’ya Huzur Yok, Gael García Bernal ve Denis Lavant gibi dünya sinemasının tanınmış yüzlerini bir araya getiren kadrosuyla olduğu kadar deneysel tarzıyla da dikkat çekiyor.

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Akbaba

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Dokuz Kraliçe

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Aura

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Kóblic

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Komşu Adam

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Gözlerindeki Sır

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Kayıp Çocukluk

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Eva’ya Huzur Yok

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Asabiyim Ben

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Başsız Kadın

Eva’ya Huzur Yok

İstanbul: Öncesi & Sonrası

İstanbul: Öncesi & Sonrası

Suna ve İnan Kıraç Vakfı Fotoğraf Koleksiyonu’ndan seçtiğimiz, 1850’lerden 1980’lere tarihlenen İstanbul fotoğraflarındaki manzara ve mekanları, bu yerlerin günümüzdeki görünümleriyle birlikte sunuyoruz!

Osmanlı’da Kahve İkramı

Osmanlı’da Kahve İkramı

Osmanlı saray ve konak haremlerinde kahve ikramı törenle yapılırdı. Önce gümüş tatlı takımı ile tatlı (reçel) sunulur, ardından kahve ikramı başlardı. Kahve güğümü, tombak, gümüş veya pirinçten yapılmış, ortasında kor ateş bulunan ve kenarlarına takılı üç zincirden tutularak taşınan sitile oturtulurdu. Sitil örtüsü ise, yuvarlak, atlas veya kadifeden, sırma, sim, pul, hatta inci ve elmas işlemeli olurdu.

ÇOK İŞ VAR YAPACAK <br>…lâkin zaman!

ÇOK İŞ VAR YAPACAK
…lâkin zaman!

Yitirilmiş bir dostun ardından ona, onun geride bıraktıklarına dönüp bakmak bugün bize ulaşanların izlerini sürerek ona dair, “eseri”ne dair bir şeyler yapmaya kalkışmak ne zor işmiş! Samih Rifat’ın, birbirimize seslendiğimizde kullandığımız unvanıyla “Samih Usta”nın fotoğrafları, filmleri, desenleri, çevirileri, şiirleri, kitapları ve defterleri etrafında, birlikte farklı kurumlarda mesai yaptığı arkadaşlarının çalıştığı Pera Müzesi’nde açılacak bir sergi ve başka bazı etkinlikler yapma  hazırlama sorumluluğunu üstlendiğimde doğrusu bu zorluğu sezmiş ama köklerinin ne denli derine inebileceğini tam olarak kavramamıştım. Birden fazla nedenle.