Papusza

  • 6 Aralık 2014 / 19.00
  • 26 Aralık 2014 / 19.00

Yönetmen: Joanna Kos, Krzysztof Krauze
Oyuncular
: Jowita Miondlikowska, Joanna Niemirska, Antoni Pawlicki
Polonya
; 131’, 2013, siyah-beyaz
Lehçe; Türkçe altyazıyla

Bu drama ilk Romen – Çingene – şair Bronislawa “Papusza” Wajs’in gerçek hayat hikayesini temel alıyor. Bronislawa “Papusza” Wajs, kendi özgün sesinin farkında bir kadındı. Yalnızca kendi hayatının değil, 20. yüzyılın ilk yarısı boyunca Romen topluluğunun hayatının da farkındaydı. Papusza, Polonyalı şair Jerzy Ficowski ile tanıştığında, Ficowski şiirlerini kağıda geçirmesi için onu cesaretlendirir ve onları Lehçeye çevirttirerek yayılmasını sağlar. Bunda Papusza’nın lirik şiirinin büyüsüne kapılan Polonyalı şair Julian Tuwim’in çabalarının da rolü vardır. Papusza’nin edebi çalışmaları Polonya kültürünü kalıcı bir biçimde zenginleştiren Romen topluluğunu gerçek anlamda temsil ediyor ve “Çingene ruhu’”na dair bir kavrayış sunuyor.

Polonya Sinemasında Oryantalizm

Papusza

Polonya Sinemasında Oryantalizm

Usta

Polonya Sinemasında Oryantalizm

Daas

Papusza

Bölgenin Hafızası

Bölgenin Hafızası

Hafıza nesneleri ilişkilendikleri coğrafyanın da hafızasını taşır. Temel maddesi toprak olan seramikler üretildikleri coğrafyaya doğrudan bağlanır: Toprakla birebir ilişki kuran seramik, üretildiği toprağın hafızasını da barındırır. Kütahya’nın kaolini bol, dolayısıyla da seramik üretimine elverişli toprağı burada çeşitli tekniklerin gelişmesine ve seramik atölyelerinin kurulmasına sebep olmuştur.

“Sönüp gitmektense yanıp kül olmak daha iyidir”

“Sönüp gitmektense yanıp kül olmak daha iyidir”

1962’de fluxus hareketinin önde gelen üyelerinden Philip Corner, Piano Activities (Piyano Etkinlikleri) başlıklı bir performans sırasında yaptıklarıyla ciddi müzik çevrelerinde büyük olay yaratmıştı.

Turquerie

Turquerie

14. yüzyılda Balkanlar’a giren, 15. yüzyılda Konstantinopolis’i fetheden, 16. yüzyılda Viyana kapılarına dayanan Osmanlı İmparatorluğu, uzun süre Avrupa’nın korkulu rüyası olmuştur. Ancak 17. yüzyıl sonlarına gelindiğinde imparatorluğun genişlemesi durmuştu.