Komşu Adam

  • 27 Eylül 2017 / 17.00
  • 29 Eylül 2017 / 19.00

Yönetmen: Mariano Cohn, Gastón Duprat
Oyuncular: Rafael Spregelburd, Daniel Aráoz
Arjantin,2009, 110’, renkli
İspanyolca; Türkçe altyazılı

Her şey, iki komşu evi ayıran duvara vurulan bir balyoz darbesiyle başlıyor. Duvarın bir yanında, cam duvarlarından giren ışıkla aydınlanan evinde yaşayan tasarımcı Leonardo var. Duvarın diğer yanında ise sadece evi değil kendisi de karanlık bir karakter, ikinci el otomobil satıcısı Victor yaşıyor. Victor’un iki evi ayıran duvara bir pencere açma ısrarı, Leonardo’nun mahremiyetini koruma çabasıyla çatıştıkça artan gerilim, içinden çıkılmaz bir mesele haline geliyor. Komşu Adam’ın yönetmenleri, geçtiğimiz yıl bol ödüllü komedi Saygın Vatandaş ile dikkat çeken ikili Mariano Cohn ve Gastón Duprat.

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Akbaba

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Dokuz Kraliçe

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Aura

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Kóblic

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Komşu Adam

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Gözlerindeki Sır

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Kayıp Çocukluk

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Eva’ya Huzur Yok

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Asabiyim Ben

Suç ve Ceza <br> Arjantin Hikâyeleri

Başsız Kadın

Komşu Adam

Charlotte Wells’ten Bir Not

Charlotte Wells’ten Bir Not

Hafıza güvenilmesi güç bir şeydir: ayrıntılar belirsizleşir ve öngörülemez bir hâl alır. Hatırlamak için gayret ettikçe daha az şey görürsünüz. Kendisini durmadan çürüten bir hafızanın anısı... Son zamanlarda kendimi, duyguların daha dirençli olduğu noktasında ikna etmeye çalışırken buluyorum; ne var ki bu, epey zor bir iş.

Çıplak Kadından Çıplak Tene

Çıplak Kadından Çıplak Tene

Üryan, Çıplak, Nü: Türk Resminde Bir Modernleşme Öyküsü sergisi kapsamında, Cumhuriyet Gazetesi yazarı, Marmara ve Yeditepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Nazlı Pektaş’ın, serginin küratörü Ahu Antmen ile yaptığı ve kısa hali Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlanan röportajın tamamını paylaşıyoruz.

Osmanlı’da Kahve İkramı

Osmanlı’da Kahve İkramı

Osmanlı saray ve konak haremlerinde kahve ikramı törenle yapılırdı. Önce gümüş tatlı takımı ile tatlı (reçel) sunulur, ardından kahve ikramı başlardı. Kahve güğümü, tombak, gümüş veya pirinçten yapılmış, ortasında kor ateş bulunan ve kenarlarına takılı üç zincirden tutularak taşınan sitile oturtulurdu. Sitil örtüsü ise, yuvarlak, atlas veya kadifeden, sırma, sim, pul, hatta inci ve elmas işlemeli olurdu.