Masalın Sonu
İtalyan Yeni Gerçekçiliği

2 - 30 Mayıs 2014

“Sinemanın asıl işlevi masal anlatmak değildir.”
Cesare Zavattini



İtalyan yeni gerçekçiliğinin önde gelen yönetmenlerinden Roberto Rossellini, bu akımı “her şeyden önce dünyaya yönelik ahlaki bir bakış açısı” olarak tanımlamıştı. Faşist rejimin stüdyolarda çekilen melodramlarının ardından gelen yeni gerçekçi filmler, yeni bir toplumsal bilinç sergiliyor, savaş sonrası İtalyası’nda işçi sınıfının çektiği sıkıntıları ve günlük yaşam mücadelesini vurguluyor, – savaşın harap ettiği şehirlerde, yenilginin gölgesinde, ekonomik zorlukların maddi koşulları beliriyordu.

Pera Film, 2 – 30 Mayıs tarihleri arasında, İtalyan Dışişleri Bakanlığı ve İtalyan Kültür Merkezi işbirliğiyle, “Yeni Gerçekçilik” akımından dokuz film ve iki özel belgeselden oluşan çarpıcı bir seçki sunuyor.

İtalyan yeni gerçekçiliği, Roberto Rossellini’nin Nazi işgali altındaki Roma’da hayatı ve direnişi anlatan ve 1946’da Cannes’da Büyük Ödül’ü kazanan Roma – Açık Şehir adlı filmiyle dünya sahnesine çıktı. Rossellini, Vittorio De Sica ve Luchino Visconti gibi yönetmenler profesyonel olmayan oyuncularla, dış mekan çekimleriyle, (zorunlu olarak) küçük bütçeler ve gerçekçi bir estetikle, alt sınıftan karakterlere ve onların dertlerine odaklandı. Doğrudan, sade, uzun planlı çekimlere dayanan filmler revaçtaydı.

İtalyan yönetmen Vittorio De Sica için Boyacı ve Bisiklet Hırsızı gibi filmlerin senaryosunu yazan Cesare Zavattini, bütün yönetmenlere meydan okuyarak, ‘gerçeği kazıp çıkarın, yakın zamana dek farkında bile olmadığımız gücü, iletişimi, bir dizi refleksi ona verin,’ demişti. Ona göre kamera ‘gerçeğe açtır’, gerçeği daha somut ya da çarpıcı kılmak için olay örgüsü icat etmek, gerçek hayatın zenginliğinden kaçmaktır. Ona göre sorun “gerçeği gözlemleyebilmektedir, ondan kurgular çıkarmak değil.”

logo

İşbirliğiyle

2 Mayıs

19.00 İtalya’ya Yolculuk

3 Mayıs

14.00 Aylaklar

16.00 Hemşehri

19.00 Stromboli

4 Mayıs

12.30 İtalyan Sinema Tarihi

16.00 Orgosolo Haydutları

18.00 Ekmek, Aşk ve Hayal

8 Mayıs

19.00 Roma, Açık Şehir

9 Mayıs

18.00 Cesare Zavattini

20.00 Orgosolo Haydutları

11 Mayıs

14.00 Ekmek, Aşk ve Hayal

16.00 Aylaklar

18.00 Stromboli

14 Mayıs

16.00 İtalyan Sinema Tarihi

19.00 Umberto D

18 Mayıs

14.00 Hemşehri

16.00 Roma, Açık Şehir

18.00 Almanya, Sıfır Yılı

21 Mayıs

19.00 Almanya, Sıfır Yılı

24 Mayıs

14.00 Umberto D

30 Mayıs

18.00 Cesare Zavattini

20.00 İtalya’ya Yolculuk

Roma, Açık Şehir

Roma, Açık Şehir

Hemşehri

Hemşehri

Almanya, Sıfır Yılı

Almanya, Sıfır Yılı

Stromboli

Stromboli

Umberto D

Umberto D

Ekmek, Aşk ve Hayal

Ekmek, Aşk ve Hayal

Aylaklar

Aylaklar

İtalya’ya Yolculuk

İtalya’ya Yolculuk

Orgosolo  Haydutları

Orgosolo Haydutları

Cesare Zavattini

Cesare Zavattini

İtalyan Sinema Tarihi

İtalyan Sinema Tarihi

Masalın Sonu
İtalyan Yeni Gerçekçiliği

Pera Film, 2 – 30 Mayıs tarihleri arasında, İtalyan Dışişleri Bakanlığı ve İtalyan Kültür Merkezi işbirliğiyle, “Yeni Gerçekçilik” akımından dokuz film ve iki özel belgeselden oluşan çarpıcı bir seçki sunuyor.

Semboller

Semboller

Ali Akay ve Alenka Gregorič küratörlüğünde gerçekleşen Balkanlardan Gelen Soğuk Hava sergimizde, Arnavutluk, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Hırvatistan, Karadağ, Kosova, Makedonya, Romanya, Sırbistan ve Slovenya’dan çağdaş sanatçıları ağırlıyoruz.

Jean-Léon Gérôme: Değişim Çağında Kültürel Etkileşimler

Jean-Léon Gérôme: Değişim Çağında Kültürel Etkileşimler

Jean-Léon Gérôme, 19. yüzyıl ikinci yarısının en tanınmış sanatçıları arasında yer alır. Akademik resmin en ateşli savunucularından olan Gérôme, İzlenimcilik gibi modern akımlara karşı kişisel bir savaş yürütmüştür. Yaşamının son dönemlerinde, karşı çıktığı akımların yükselişiyle eski popülerliğini kaybetmeye başlasa da 20. yüzyılda da pek çok başka akademik ressam gibi unutulup gitmemiştir. 

Bölgenin Hafızası

Bölgenin Hafızası

Hafıza nesneleri ilişkilendikleri coğrafyanın da hafızasını taşır. Temel maddesi toprak olan seramikler üretildikleri coğrafyaya doğrudan bağlanır: Toprakla birebir ilişki kuran seramik, üretildiği toprağın hafızasını da barındırır. Kütahya’nın kaolini bol, dolayısıyla da seramik üretimine elverişli toprağı burada çeşitli tekniklerin gelişmesine ve seramik atölyelerinin kurulmasına sebep olmuştur.