26 Haziran Perşembe Ziyaret Saatleri: 10.00 - 19.00
Marcel Dzama’nın sinemayla kurduğu bağ, çizimlerinden video işlerine dek eserlerinin temelinde yer alıyor. Aşağıdaki beş film, onun anlatı ritmini ve gölgelerle kurduğu estetiği şekillendiren başlıca ilham kaynakları.
Public Image Ltd. – Metal Box (1979) Dzama’nın “gelmiş geçmiş en sevdiğim albüm” dediği bu deneysel post-punk klasiği, sanatçının hem sanat okulundaki videolarında hem de sonraki işlerinde eşlikçi bir ses olarak yer bulmuş. Albüm, geleceğin sesine yazılmış bir film müziği gibi.
Marcel Dzama’nın Pera Müzesi’ndeki kişisel sergisi Ay Işığıyla Dans vesilesiyle Brooklyn’de bulunan atölyesinde buluşuyoruz. Bu çok soğuk Ocak gününde bizi sıcacık bir gülümsemeyle karşılıyor ve birkaç saatliğine onun gerçeküstü karakterler, müzik, dans, siyaset ve oyunla dolu dünyasına dahil oluyoruz.
Samih Rifat’ın üretiminde sıkça karşılaştığımız akışkanlık, rastlantı ve müdahale ilişkisi, atölyede hem malzemeyle deneysel bir bağ kurmaya hem de kişisel bir yorum alanı yaratmaya olanak tanıyor. Katılımcılar, mürekkebi farklı yüzeylere püskürtme, damlatma ve baskı gibi yöntemlerle uygulayarak Rifat’ın işlerinde gözlemlenen katmanlı ve duyumsal yüzey etkilerini kendi deneyimleriyle yeniden üretme şansı buluyor.
1990’ların Chicago’sunda geçen Balık Tut, New Queer Cinema hareketinin zirvede olduğu dönemde, oldukça kısıtlı bir bütçeyle çekilmiş, 16mm gerilla tarzı bir film olarak öne çıkar.
Yayında Alistair Hicks’in Marcel Dzama’nın görsel dili ve ilham kaynaklarına değindiği küratör yazısı “Ortaklı Satranç: Akıl Almaz Hakikat”, Ulya Soley’in sanatçı ile Brooklyn New York’ta bulunan atölyesinde gerçekleştirdiği ve Civan Özkanoğlu’nun fotoğraflarıyla zenginleşen söyleşisi, ve Ezgi Bakçay’ın Dzama’nın eserlerinin sanat ve kültür tarihi bağlamında kavramlaştığı biçimleri ele aldığı “Rüyamda Uyandığımı Gördüm” yazısı yer alıyor
Sergiye eşlik eden yayında Serhan Ada’nın “Çok İş Var Yapacak, Lakin Zaman !” adlı ana metni, Esra Özdoğan’ın Samih Rifat’ın fotoğraflarına geniş bir bakış sunan “Samih Rifat: Yazarın Ölümünden Önce” başlıklı yazısı, Enis Batur’un şiirlerini değelendiren “Görmezden Gelinen Şairlerin Ozanı” yazısı ve Celal Üster’in Samih Rifat’ın çevirileri üzerine yazdığı “Yitik Güzelliklerin İzinde” yazısı yer alıyor.
Sergiye eşlik eden yayında Kinga Rózsa Hamvai’nin küratör metninin yanı sıra Kerem Ozan Bayraktar’ın başlığını Vera Molnár’ın sözlerinden alan “Düzeni seviyorum ama ona katlanamıyorum” adlı metni, Molnár’ın pratiğini algoritma sanatının tarihsel arka planıyla beraber ele alıyor.