İstanbul'un sokaklarında her gün yüz binlerce kedi özgürce dolaşıyor. Binlerce senedir insanların hayatlarına girip çıkan kediler, bu şehrin zengin yapısının en önemli parçalarından biri. Sahip tanımayan bu kediler İstanbul'da vahşi ve evcil hayat arasında bir çizgide yaşayarak, benimsedikleri insanların hayatına neşe getiriyor. Kediler sadece İstanbul’da değil, ülkemizin her köşesinde hepimize birer ayna olarak hayatlarımızı akla gelmeyecek şekillerde zenginleştiriyor. Eleştirmenler ve seyirciler hemfikir, siz İstanbul'un kedilerine aşık olurken, bir aile filmi olan KEDİ de kalbinizde ve evinizde bir yer edinecek.
Kedilerin Eski Mısır’da ilk kez evcilleştirilmelerinin üzerinden binlerce yıl geçmiş olsa da çekicilikleri giderek artıyor. Dünyanın dört bir yanında çeşitli şehir efsaneleri yüzyıllardır alıp başını gitmekte: Avrupa’nın birkaç farklı bölgesinde, hamile bir kadının bir kediyi tutması ya da onu kucağında oturtması sakıncalı görülüyordu.
Dünya çapında yankı bulan film üzerine Andrey Tarkovski, Parajanov’u “bir dahi” olarak nitelendirirken Michelangelo Antonioni ise “çarpıcı, mükemmel bir güzellik” olarak tanımladığı filme ilişkin, “Bana kalırsa Parajanov, dünyanın en iyi yönetmenlerinden biri” değerlendirmesinde bulundu. Filmin müziklerini besteleyen ve bu vesileyle yeni, müzikal bir dil icat eden Ermeni besteci Tigran Mansurian ise, Sayat-Nova’yı “evrensel bir öneme sahip, olağanüstü bir olay” olarak tanımladı.
Yves Klein’ın mavi pigmentlerini akla getiren bir rengin perdeyi boylu boyunca kapladığını düşünün. Neredeyse 80 dakika boyunca mavinin tonlarında en ufak bir oynama olmasa bile, zihnimiz durduğu yerde durmuyor. Sabit bir maviliğe ne kadar uzun süre bakabiliriz? Mavi tonlar titreyerek, kendi gölgelerini yaratarak bize oyunlar oynamaz mı? Maviden gözlerimiz kamaşmaz mı?
Salı - Cumartesi 10.00 - 19.00
Cuma 10.00 - 22.00
Pazar 12.00 - 18.00
Müze Pazartesi
günü kapalıdır.
Çarşamba günleri öğrenciler müzeyi
ücretsiz ziyaret edebilir.
Tam: 25 TL
İndirimli: 10 TL
Grup: 20 TL (10 kişi ve üstü)