Sığınak

  • 2 Mart 2018 / 19.00
  • 3 Mart 2018 / 18.00

Yönetmen: Peter Robinson
Oyuncular: R.D. Laing, Leon Redler, David Bell, Julia
ABD, İngiltere,1972, 96', renkli 
İngilizce; Türkçe altyazılı
 
1971 yılında bir grup film yapımcısına Londra’da bulunan “akıl rahatsızlığı” çeken bireylerin barındığı benzersiz bir evde haftalarca çekim yapma imkanı verilir. Archway Community büyük ölçüde radikal psikiyatrist R.D. Laing’in teorilerine dayalı olarak yürütülen, kaybettiğimiz hekimin alışılmış doktor-hekim ilişkisi yapısının toplu yaşantı içinde kırılabileceği, böylelikle de insanların verimsiz bir döngü içinde akıl hastaneleri ile genellikle zaten sorunlu olan evleri arasında mekik dokumalarının önlenebileceği inancını uygulamaya geçirmiş olan bir kurumdur. Film bu ortamda bir katılımcı olarak sadece ev arkadaşlarının birbirleri ile etkileşimlerini gözlemlerken, sıkça “delilik” her ne kadar ıstıraplı da olsa bazen yaratıcı ve sosyal açıdan olumlu sonuçlar da verebileceği tezine örnek oluşturabilecek şaşırtıcı saptamalarda bulunur. Topluma ilişkin muazzam insancıl ve güçlü bir belge.

Bu filmin gösterimleri ücretsizdir. Rezervasyon alınmamaktadır.

Bölünmüş Benlik

Sığınak

Bölünmüş Benlik

Siz Eskiden R.D. Laing Miydiniz?

Bölünmüş Benlik

R.D. Laing’in ‘Düğümler’ini Filme Okumak

Bölünmüş Benlik

Aile Hayatı

Bölünmüş Benlik

Morvern Callar

Bölünmüş Benlik

Kevin Hakkında Konuşmalıyız

Bölünmüş Benlik

Neon Şeytan

Bölünmüş Benlik

Plaj Fareleri

Bölünmüş Benlik

Kutsal Geyiğin Ölümü

Sığınak

Çıplak Kadından Çıplak Tene

Çıplak Kadından Çıplak Tene

Üryan, Çıplak, Nü: Türk Resminde Bir Modernleşme Öyküsü sergisi kapsamında, Cumhuriyet Gazetesi yazarı, Marmara ve Yeditepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Nazlı Pektaş’ın, serginin küratörü Ahu Antmen ile yaptığı ve kısa hali Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlanan röportajın tamamını paylaşıyoruz.

Charlotte Wells’ten Bir Not

Charlotte Wells’ten Bir Not

Hafıza güvenilmesi güç bir şeydir: ayrıntılar belirsizleşir ve öngörülemez bir hâl alır. Hatırlamak için gayret ettikçe daha az şey görürsünüz. Kendisini durmadan çürüten bir hafızanın anısı... Son zamanlarda kendimi, duyguların daha dirençli olduğu noktasında ikna etmeye çalışırken buluyorum; ne var ki bu, epey zor bir iş.

Heykele Geçiş

Heykele Geçiş

Manolo Valdés’in resimleri, maddesel bir mevcudiyet arayışındayken, bu arayış onun heykellerinde daha da belirgindir. Her geçen yıl, bu alanda daha üretken hale gelir. Günümüzde heykel, sanatçının zamanının ve çabalarının büyük bir bölümünü kapsıyor.