Ben Thorp Brown, 2019
17’34” 

Richard ve Dion Neutra’nın Los Angeles’ta Silver Lake baraj gölündeki 2. VDL Araştırma Evi’nde çekilen Cura, mimariyi bir tedavi aracı olarak gören Avusturyalı-Amerikalı mimar tarafından geliştirilen ilkeleri hayata geçiriyor. Her bir çevresel öğenin insanlarda algısal ve duygusal tepkiler yaratmak üzere dikkatlice hesaplandığı projeler bu mimar tarafından tasarlandı. Filmin başkahramanı ise bir kaplumbağa, seslendirmesini ABD’li vokalist Joan La Barbara’nın yaptığı ilgi tanrıçası Cura’yı ete kemiğe büründüren kadim sürüngen. Kaplumbağa, bizi mitoloji ile Neutra’nın temel felsefi metni Survival by Design’dan (Tasarım Yoluyla Hayatta Kalma,1954) pasajları harmanlayan bir monolog eşliğinde evin içinde gezdiriyor.

Bu film, çağımız için kurgusal bir sağlık merkezi ve empati yeteneğini geri kazanması gereken bir dünya için idman sahası olan Arcadia Center’ın bir parçası olarak üretildi.

Empati Seansları <br> 5. İstanbul Tasarım Bienali

Hamam

Empati Seansları <br> 5. İstanbul Tasarım Bienali

Cura

Empati Seansları <br> 5. İstanbul Tasarım Bienali

Karanlık Kökenler

Empati Seansları <br> 5. İstanbul Tasarım Bienali

Bilinç Akışı / Hasankeyf Mağaraları

Empati Seansları <br> 5. İstanbul Tasarım Bienali

Robo-kıyamet Manifestosu: Özgürlük için tekno-politikalar

Empati Seansları <br> 5. İstanbul Tasarım Bienali

Shirley’nin Ardında

Empati Seansları <br> 5. İstanbul Tasarım Bienali

KAPS Adası’nda Parti

Empati Seansları <br> 5. İstanbul Tasarım Bienali

Dip Akıntısı

Nesnelerin Hafızası

Nesnelerin Hafızası

Hediyelik eşyaların kültürel tarihini ele aldığı kitabında Rolf Potts bu tür nesnelerin kişisel hikâyelerle anlam kazandığından bahseder: Nesneler sakladıkları hikâyelerle hatıralara dönüşür. Hatıraları dünyayı değerlendirmek için değil, kendi hikâyemizi anlatmak için toplarız.

Giorgio de Chirico

Giorgio de Chirico

De Chirico, Mart 1910’da, annesi ve erkek kardeşiyle birlikte Floransa’ya taşındı. De Chirico, ilk metafizik resmini yaptı: Santa Croce Meydanı’ndan esinlediği Bir Güz Öğleden Sonrasının Muamması’nı. 

Janine Antoni Bana Bak!

Janine Antoni Bana Bak!

Janine Antoni, 1990’larda, kimlik inşası meselesine odaklanmaya başladı. Yala ve Sabunla isimli yapıtını, klasik heykel geleneğine uygun olarak, doğrudan kendi bedeninden aldığı kalıptan yola çıkarak yaptı. Bu büstleri sıra dışı kılan ise, sabun ve çikolata gibi tüketim maddelerinden yapılmış olmaları.