Yönetmen: Biene Pilavcı
Almanya, 2012, 98', renkli
Almanca, Türkçe; Türkçe altyazılı
Bu çarpıcı görsel araştırmanın ilhamı, bir soruda gizli: “Aile içinde yıllar boyu süren nefret ve aşırı şiddetten sonra, dört kardeşim ve ben, ebeveynlerimizin ve onların ebeveynlerinin yapamadığını yapıp, başka insanlarla sağlıklı ilişkiler kurabilecek miyiz?” Biene Pilavcı, filminde birbirine zıt kesinlikler arasında ustalıkla hareket ediyor. Bir yanda bize hayat veren ve yükünü hayat boyu taşımak zorunda olduğumuz aile, diğer tarafta ise kendimiz (veya başkaları) adına karar verme, kadere teslim olmayıp kendi pusulamızı takip etme özgürlüğü. Tek Başına Dans izledikçe daha da planlılıktan uzak, gerçekten karakterlerin başına gelmiş bir hikâye izlenimi veren, ucu açık bir deney niteliği taşıyor. Yönetmenin ifadesiyle, “Bunun iyi mi kötü mü olduğunu söyleyemem ama sanırım olması gereken buydu.”
Her ne kadar Rego, geç de olsa, çağının öncü feministlerinden biri olarak kabul edilmişse de, cinsel akışkanlığı ele alışıyla ilgili çok az şey yazılmıştır. Hatta çizim ve resimlerindeki sado-mazoşist akım, partiarka ile sömürülen kadın arasındaki klasik çatışmanın bir okuması olarak anlaşılmıştır. Türkiye ve Almanya’daki ilk müze sergileri, Rego’nun toplumsal cinsiyet ve kimlik hakkında sanıldığının çok ötesinde akışkan bir anlayışa sahip olduğunu gösteriyor.
Salı - Cumartesi 10.00 - 19.00
Cuma 10.00 - 22.00
Pazar 12.00 - 18.00
Müze Pazartesi
günü kapalıdır.
Çarşamba günleri öğrenciler müzeyi
ücretsiz ziyaret edebilir.
Tam: 200 TL
İndirimli: 100 TL
Grup: 150 TL (toplu 10 bilet ve üstü)