Jesús Hernández

Todo el tiempo, 2010

5 dak. 15 s., renkli, sesli (müzik: Glez)
NYSUfilms’in izniyle

Fon müziğini Glez’in (namıdiğer Amaro Ferreiro) yaptığı Todo el tiempo’da Jesús Hernández, Barok geleneğin tenebrist estetiği ile natürmortlarına resimsel gönderme ve imalarla dolu rahatsız edici bir “son yemek” yaratır. Özenle hazırlanmış sahnesi ve ustaca gerçekleştirilmiş bir stop motion tekniğiyle Hernández kimi zaman rahatsız ediciyken kimi zaman gülünç olan şaşırtıcı bir karakterler geçidi sunar. Zamanda asılı kalmış bir hikâyenin hizmetine sunulmuş kara mizah ve görsel-işitsel deneylerle gerilim giderek artar ve hikâye beklenmedik bir sonla biter.

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Joseph Beuys

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Dara Birnbaum

Bu Bir Müzik Videosu Değil

John Sanborn, Kit Fitzgerald (Antarctica)

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Pipilotti Rist

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Bjørn Melhus

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Charley Case

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Olaf Breuning

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Cheryl Donegan

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Ana Laura Aláez

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Marc Bijl

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Carles Congost

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Joan Morey

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Adel Abidin

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Hugo Alonso

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Charles Atlas

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Jesús Hernández

Bu Bir Müzik Videosu Değil

Jorge Galindo ve Santiago Sierra

Bu Bir Müzik Videosu Değil

César Pesquera

İstanbul: Öncesi & Sonrası

İstanbul: Öncesi & Sonrası

Suna ve İnan Kıraç Vakfı Fotoğraf Koleksiyonu’ndan seçtiğimiz, 1850’lerden 1980’lere tarihlenen İstanbul fotoğraflarındaki manzara ve mekanları, bu yerlerin günümüzdeki görünümleriyle birlikte sunuyoruz!

Çıplak Kadından Çıplak Tene

Çıplak Kadından Çıplak Tene

Üryan, Çıplak, Nü: Türk Resminde Bir Modernleşme Öyküsü sergisi kapsamında, Cumhuriyet Gazetesi yazarı, Marmara ve Yeditepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Nazlı Pektaş’ın, serginin küratörü Ahu Antmen ile yaptığı ve kısa hali Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlanan röportajın tamamını paylaşıyoruz.

ÇOK İŞ VAR YAPACAK <br>…lâkin zaman!

ÇOK İŞ VAR YAPACAK
…lâkin zaman!

Yitirilmiş bir dostun ardından ona, onun geride bıraktıklarına dönüp bakmak bugün bize ulaşanların izlerini sürerek ona dair, “eseri”ne dair bir şeyler yapmaya kalkışmak ne zor işmiş! Samih Rifat’ın, birbirimize seslendiğimizde kullandığımız unvanıyla “Samih Usta”nın fotoğrafları, filmleri, desenleri, çevirileri, şiirleri, kitapları ve defterleri etrafında, birlikte farklı kurumlarda mesai yaptığı arkadaşlarının çalıştığı Pera Müzesi’nde açılacak bir sergi ve başka bazı etkinlikler yapma  hazırlama sorumluluğunu üstlendiğimde doğrusu bu zorluğu sezmiş ama köklerinin ne denli derine inebileceğini tam olarak kavramamıştım. Birden fazla nedenle.