Mutluluk

  • 11 Kasım 2017 / 18.00
  • 22 Kasım 2017 / 17.00

Yönetmen: Aleksandr Medvedkin
Oyuncular: Pyotr Zinovyev, Yelena Yegorova, Nikolay Cherkasov
Sovyetler Birliği, 1935, 95', siyah&beyaz, Sessiz

Anarşik bir mizah ve köy yaşamına yakıcı bir bakış sunan Mutluluk, kolayca kategorize edilemeyecek ve tanımlanamayacak bir film. Rus tahta baskılarından esinlenen boyanmış dekorlar bir Rus halk masalı atmosferi yaratıyor ve hareketlere tuhaf bir teatrallik katıyor. Medvedkin’in gerçeküstü sessiz komedisi, Khmyr adlı bir köylüyle karısı Anna’nın, mutluluğun anlamını keşfetmeye çalışmalarının hikayesini anlatıyor. Anlatı gerçekçi olamayacak uzunlukta bir zaman dilimini kapsıyor ve çifti Devrim öncesi günlerinden Stalin ve kolektivizasyon dönemine götürüyor. Film boyunca çiftin mutluluğu bir dizi saçma ve gerçeküstü olay tarafından engelleniyor, bunların arasında işini yapmak istemeyen bir at, onların bütün yemlerini çalan komşular, intihar etmek isteyen Khmyr’i tutuklayan ve ona “Eğer köylü ölürse Rusya’yı kim besleyecek?” diye soran Çarlık memurları var. Filmin en ünlü sahnelerinden birinde Ortodoks Kilisesi mensupları geliyor, içini gösteren giysileriyle rahibeler ve Khmyr’le karısından vergi almak için gelmiş açıkça yozlaşmış bir rahip de aralarında.

Kızıl Devrim <br> Sovyet Cevherleri

Mr. West’in Bolşevik Diyarındaki İnanılmaz Maceraları

Kızıl Devrim <br> Sovyet Cevherleri

Torzhoklu Terzi

Kızıl Devrim <br> Sovyet Cevherleri

Kameralı Adam

Kızıl Devrim <br> Sovyet Cevherleri

Dünya

Kızıl Devrim <br> Sovyet Cevherleri

Svanetia’ya Tuz

Kızıl Devrim <br> Sovyet Cevherleri

Yalnız

Kızıl Devrim <br> Sovyet Cevherleri

Mutluluk

Mutluluk

Çıplak Kadından Çıplak Tene

Çıplak Kadından Çıplak Tene

Üryan, Çıplak, Nü: Türk Resminde Bir Modernleşme Öyküsü sergisi kapsamında, Cumhuriyet Gazetesi yazarı, Marmara ve Yeditepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Nazlı Pektaş’ın, serginin küratörü Ahu Antmen ile yaptığı ve kısa hali Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlanan röportajın tamamını paylaşıyoruz.

Turquerie

Turquerie

14. yüzyılda Balkanlar’a giren, 15. yüzyılda Konstantinopolis’i fetheden, 16. yüzyılda Viyana kapılarına dayanan Osmanlı İmparatorluğu, uzun süre Avrupa’nın korkulu rüyası olmuştur. Ancak 17. yüzyıl sonlarına gelindiğinde imparatorluğun genişlemesi durmuştu. 

Sergey Parajanov Anlatıyor

Sergey Parajanov Anlatıyor

“Olabilecek en kötü hapishane koşullarıyla karşılaştığımda, bir seçim yapmak zorunda olduğumu anladım: ya dibe vuracaktım ya da bir sanatçı olacaktım.”